11-HUD

57- Artık siz yine de yüz çevirirseniz, yani bu açık ve kesin hakikatleri dinlemez ve doğruluğun yolu olan tevhid yolunu tutmazsanız ben size tebliğ için gönderildiğim şeyi tebliğ ettim. Ben kendi vazifemi yaptım. Rabbim -beni sorumlu tutmaz fakat sizin yerinize başka bir kavmi getirir. Yani sizi helâk eder, yerinize başka bir kavmi halef yapar. Hilafeti, yani yönetimi onlara verir. Ve siz de O'na hiçbir zarar veremezsiniz. O'nun emrinden yüz çevirmenizin bütün zararı kendinize ait olur. Çünkü benim Rabb'im herşey üzerinde gözetici ve koruyucudur. Hiç bir şeyi gözden kaçırmaz ve yaptıklarınız O'ndan gizli kalmaz. Şu halde O'na hiç bir zarar verme ihtimali olmaksızın cezanızı bulursunuz.

Şimdi "Acaba işin sonu ne oldu? Hud'un dedikleri gerçekleşti mi?" denilecek olursa, bakınız ne oldu?

58- Ne zaman ki, emrimiz geldi, yani Hud'u dinlemediler, direndiler ve azabı hak ettiler. Sonunda azap emrimiz geldi çattı, işte o vakit Hud'u ve beraberinde iman edenleri tarafımızdan bir rahmet ile kurtardık. 'deki harfi sebebiyyedir ve rahmetin tenvini de "tefhim" içindir, tarafımızdan büyük bir rahmet sebebiyle demektir. Ve büyük rahmetten murad da iman nimetine hidayet etmek ve muvaffak kılmaktır. Ve Biz bunları koyu, katı bir azaptan kurtardık. Yani, iman etmeyenler şiddetli ve şumullü ağır bir azap ile helâk edilirlerken Hud ile müminler böyle büyük bir rahmetle o tehlikeden kurtuldular. Söz konusu galiz azap "Semum" azabıdır ki, bu bir "rîh-i sarsar" idi: Kâfirlerin burnundan giriyor kıçlarından çıkıyordu, evlerini, mallarını yıkıp, sürükleyip götürüyordu, herşeyi silip süpürüyordu. Her parçasını bir tarafa atıp savuruyordu. Bununla beraber bazı müfessirler burada başka bir mânâ daha olduğunu söylemişler: "Kurtardık" fiili iki defa tekrar edildiğine göre, bunun birisi Ad kavmini helâk eden kum fırtınasından, diğeri de ahirette cehennem azabından kurtarmaktır demişler ki, bu çok yerinde ve güzel bir mânâdır. Nitekim bundan sonraki âyette hem dünya, hem ahiret açıkça tasrih olunmuştur. Buna göre, esas mânâ şu demek olur: Biz bunları koyu bir azapdan da kurtardık".


Ana Sayfa