98-Özet olarak "Ey Muhammed! Sen değil, ben söylüyorum, sen bunu ilan et! Her kim Cibrîl'e düşman ise şunu iyi bilsin ki, o Cibrîl, bu Kur'ân'ı kendiliğinden değil, benim iznimle sana indirmektedir. Üstelik ondan evvel gönderilmiş olan bütün ilâhî kitapları tasdik edip destekleyici, onlar gibi rahmet ve hatta mümin l ere onlardan da fazla hidayet ve müjde olarak indirmektedir. Şu halde Cibrîl'e düşmanlık etmek, Allah'a, Allah'ın kitaplarına, müminlere olan hidayete ve müjdelere düşman olmaktır. Zira her kim Allah'a, meleklerine, resullerine ve bilhassa Cibrîl ile M ikail'e düşman olursa iyi bilsin ki, Allah da kâfirlere düşmandır. Yani onların belalarını verecektir; onları yaşatması, onlara mühlet ve fırsat vermesi onlar için bir nimet değildir, sadece ve sadece talihsizliktir. Ancak tevbekâr olurlar da inananlar a rasına katılırlarsa, o zaman söz konusu hidayet ve müjdeden onlar da faydalanır, nimete ererler.
Bu emirden sonra
Cenab-ı Hak, Resulünü, bir daha te'yid ederek, yahudilerin son bir defa daha
içyüzlerini ve ruh hallerini bütün derinliğiyle bildiriyor ve nihayet onlara,
bütün bu hal ve tutumlarından vazgeçip yola gelmelerini rahimane bir belağatle
tavsiye ediyor, şöyle ki: